Şifalı Bitkiler

Saçlarınızın daha parlak gözükmesini istiyorsanız soğan suyuyla saçlarınızı yıkayabilirsiniz. Çünkü soğanın içinde bulunan kükürt, kafatası derisi için çok besleyici.

Yeni birisiyle tanıştığınızda ilk dikkati çeken dişleri, saçları veya cildi olur. Tüm bunlar bir insanın ne kadar sağlıklı olduğunun da göstergesi. Kendinizi sağlıklı hissetmenizin en önemli şartlarından biri sorunsuz dişlere sahip olmaktır. Ünlü bitkibilimci Alfred Vogel, dünyanın dört bir yanında çok satanlar listesine giren "Doğal Doktor" adlı kitabında hemen herkesin dişlerinde sorun yaşamadan onların değerini anlamadığını anlatıyor. Halbuki dişleri vücudun bir numaralı savunma mekanizması olarak tanımlamak mümkün. Sindirim sisteminizin iyi çalışması için yediklerinizi düzgün bir şekilde çiğnemeniz gerekiyor. Bunun için de sağlıklı dişlere ihtiyacınız var. Burada belirtmemiz gereken ilginç bir nokta var. Ne kadar sert yiyecek çiğnerseniz, dişleriniz o kadar sağlıklı kalır. Bunun için sık sık elma yemelisiniz. Çünkü taze bir elma hem bol çiğnemeyi gerektirdiğinden hem de asitli suyu dişleri temizlediğinden oldukça faydalı. Bunun yanı sıra doğal olmayan tüm yiyecekler, dişlere oldukça fazla zarar veriyor. Örneğin yemeklerinizde çavdar ekmeği yemeye özen gösterebilirsiniz. En önemlisi de yeterli miktarda kalsiyum almak. D vitamini ve florür de dişlerin güçsüzleşip çürümesini engelliyor. Bunun için kullandığınız diş macunu çok önemli. Biberiye gibi doğal kimyasal maddelerin bulunduğu macunları kullanmalısınız.

HER SAÇA ÖZEN
Vücudun en çok dikkat çeken parçalarından bir diğeri ise saçtır. Saçların özellikleri ise kişiden kişiye hatta ırktan ırka göre değişir. Örneğin Asya ülkelerinden olanların canlı ve koyu renkli saçlarına karşın, Kuzey Avrupa ülkelerine mensup olanların sarı renk saçları daha güçsüz olabilir. Burada unutulmaması gereken nokta havadaki oksijenle daha çok temas eden saçların, daha sağlıklı olduğu yönünde. Zaten genel olarak ne kadar sağlıklı olduğunuzu saçlarınızın parlaklığından da anlayabilirsiniz. Saçın yapısında silis, bakır, arsenik, manganez ve sülfür bulunuyor. Bunların miktarı saçın cinsine göre değişiyor. Örneğin sarışınlar soğanlı tonikle saçlarını yıkamalı. Eğer kafatası derinize özen göstermek istiyorsanız, öküzgözünden yapılan merhemlerle masaj yapabilirsiniz. Saçlarınızın dökülmesinden şikayetçiyseniz içinde lanolin de bulunan bu kremler oldukça işe yarayacaktır. Özellikle gençlerde sıkça gözlenen sorun olan saçlarda yağlanma, çoğu zaman rahatsız edici sorunlar yaratabiliyor. Bunun için sıcak suyla banyo yapmak ve sıcak iç çamaşırı giymek öneriliyor. Piyasada her çeşit saç için yüzlerce farklı bakım kremleri bulunuyor. Bunların arasından bazıları kuşkusuz oldukça faydalı. Ancak Vogel'in bir önerisi var ki, son derece masrafsız ve kolay. Saçlarınızın daha parlak gözükmesini istiyorsanız soğan suyuyla saçlarınızı yıkayabilirsiniz. Çünkü soğanın içinde bulunan kükürt kafatası derisi için çok besleyici. Eğer bu yönteme sıcak bakmıyorsanız, soğanlı saç losyonlarından da kullanabilirsiniz. Daha iyi sonuç almak istiyorsanız içinde F vitamini bulunan lanolinli kremleri de uygulamakta fayda var. Bunların hepsinin doğal olmasına dikkat etmeyi unutmayın.

KIŞIN YAĞLI KREM
Cildiniz yaşayan bir deridir. Bunun için ihtiyaçlarını gidermeniz gerekir. Ancak bundan önce ciltlerin de, saçlar gibi farklı çeşitlerinin olduğunu söylemek gerekir. Örneğin kuru ciltler çok hassastır. Bu nedenle ısı farklılıklarından çabuk etkilenirler. Ellerinizi sabunla yıkadıktan sonra özellikle kış aylarında yağlı krem kullanmanız gerekir. Bunun için bitki özlerinden yapılan kremleri tercih etmelisiniz. Yaşadığınız bölgenin cildinize etkileri de büyük oluyor. Örneğin Alfred Vogel'e göre Afrika'da ve Güney Amerika'da yaşanların ciltleri görevlerini her zaman içini daha iyi yerine getiriyor. Bunun sebebi de sürekli ince kıyafet giyiyor olmaları. Bu da ciltlerinin havayla ve güneş ışığıyla daha fazla temas ettiği anlamına geliyor. Yine de parlayan bir cilt istiyorsanız bazı bitkilerin nimetlerinden yararlanabilirsiniz. Mürver ağacı çiçeği, nane ve yaban kerevizi karışımından oluşan bir içecek hazırlayıp içmenizde fayda var. Buna alternatif olarak karışık bitki çayı da içmeniz mümkün.